Türkiye’ye girecek yabancıların kural olarak vize alması gerekmektedir. Bazı ülke vatandaşlarına ise belirli süreyle vize muafiyeti tanınmıştır. Vize süresi ya da vize muafiyet süresi sona eren bütün yabancıların Türkiye’de yasal kalış haklarını sürdürebilmek için kalış amaçlarına uygun bir ikamet iznine başvurmaları gerekir. Ülkelerine savaş ve zulüm riski sebebiyle geri dönemeyecek yabancıların ikamet iznine değil, uluslararası korumaya başvurmaları beklenmektedir.

İnsani ikamet istisnai koşullarda verilen bir tür ikamet iznidir. İkamet izinleri, geçerlilik süreleri boyunca yabancılara Türkiye’de yasal kalış hakkı sağlar. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’na göre farklı amaçlarla Türkiye’de kalacak yabancılar için kısa dönem ikamet izni, aile ikamet izni, öğrenci ikamet izni, uzun dönem ikamet izni, insani ikamet izni ve insan ticareti mağduru ikamet izni olmak üzere altı farklı ikamet izni türü bulunmaktadır.

Uluslararası Koruma Başvuru Sahibi Kimlik Belgesi ya da Uluslararası Koruma Statü Sahibi Kimlik Belgesi sahibi kişilerin ayrıca herhangi bir ikamet izni başvurusu yapmaları gerekmez çünkü bu belgeler ikamet izni yerine geçmekte, kişilere Türkiye’de yasal kalış hakkı sağlamaktadır.

6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 46. Maddesine göre, insani ikamet şu durumları karşıladığı düşünülen yabancılara verilebilir:

  • Çocuğun yüksek yararı söz konusu olduğunda,
  • Hakkında sınır dışı kararı ya da giriş yasağı bulunduğu halde kişinin Türkiye’den çıkışı yaptırılamadığında ya da kişinin Türkiye’den ayrılması makul veya mümkün görünmediğinde,
  • Kişinin, Kanunun “Sınır Dışı Kararı Alınmayacaklar” başlıklı 55. Maddesi kapsamında olduğu değerlendirildiğinde,
  • Hakkında sınır dışı kararı olan ya da uluslararası koruma başvurusu kabul edilemez bulunan ya da uluslararası koruma başvurusu hızlandırılmış usulde değerlendirilen kişiler yargısal itirazda bulunduğunda,
  • İlk iltica ülkesi ya da güvenli üçüncü ülkeden geldiği değerlendirilen kişilerin geri dönüş işlemleri tamamlayınca kadar,
  • Acil nedenlerden dolayı ya da ülke menfaatlerinin korunması ile kamu düzeni ve kamu güvenliği açısından Türkiye’ye girişine ve Türkiye’de kalışına izin verilmesi gereken yabancıların ikamet izni verilmesine engel teşkil eden durumları sebebiyle diğer ikamet izinlerinden birini almaları mümkün olmadığında,
  • Olağanüstü durumlarda

İnsani ikamet başvurunuzu bulunduğunuz ilin İl Göç İdaresi’ne giderek yapmanız gerekmektedir. İnsani ikamet başvurusu diğer ikamet türleri gibi e-ikamet sistemi üzerinden yapılmaz.

İnsani ikamet başvurusunda bulunmak için şu belgelere ihtiyacınız olacaktır:

  • Başvuru dilekçesi (tercihen Türkçe),
  • 4 adet biyometrik fotoğraf,
  • Kimlik ya da kimlik yerine geçen bir belge (pasaport, seyahat belgesi, kimlik fotokopisi olabilir),
  • Yerleşim yeri belgesi veya noterde onaylanmış kira sözleşmesi veya taahhütnamesi,
  • Çocuklar için başvurularda anne-baba pasaport ve kimlik fotokopisi, doğum belgesi (tercüme ve noter onaylı),
  • Sağlık sebebiyle yapılacak başvurularda devlet hastanesinden alınmış bir heyet raporu.

İnsani ikamet başvurusu için geçerli bir pasaporta sahip olma ve yasal yollarla Türkiye’ye giriş yapma şartı aranmaz.

Başvuru dilekçeniz için size İl Göç İdaresi tarafından bir tercüman desteği sağlanmaz. Fakat başvurunuza istinaden mülakata alındığınızda veya size yapılan sözlü ve yazılı açıklamalarda Türkçe bilmiyorsanız veya İl Göç İdaresi’ndeki memurlarla iletişim kurabileceğiniz ortak bir dil yoksa tercüme desteği talep edebilirsiniz. Tercümanlık hizmeti için ek ücret ödemeniz gerekmez.

Evet, insani ikamet izni için harç ödemeniz gerekmektedir. Harç ücretleri yıllık olarak ve menşe ülkeye göre değişmektedir. Güncel harç bedelini bu linkten kontrol edebilirsiniz: https://www.goc.gov.tr/belge-bedeli-ve-harc-miktari

Uygulamada, insani ikamet başvurusu yapmak isteyen kişi, başvuru belgelerini bulunduğu ilin İl Göç İdaresi’ne teslim etmeye gittiğinde harç ücreti hesaplanmakta ve ilgili Vergi Dairesi’nin adresi paylaşılmaktadır. Başvurucunun ilgili Vergi Dairesi’ne gidip harç ödemesini yaptığında kendisiyle paylaşılan makbuzu başvuru yaptığı İl Göç İdaresi’ne teslim etmesi beklenmektedir. İnsani ikamet izni başvurusu reddedilirse harç ödemesi kişiye iade edilmez.

Göç makamları ekonomik durumunuzun başvuru harcını ödemeye yeterli olmadığına kanaat getirirse harç ödemekten muaf tutulabilirsiniz. Ancak bu yetkili makamların değerlendirmesine tabidir.

Türkiye’ye düzensiz olarak giriş yapmanız veya daha sonra düzensiz duruma düşmüş olmanız insani ikamet başvurusu yapmanıza engel değildir. Ancak düzensiz giriş veya kalış sebebiyle 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 102. Maddesi uyarınca idari para cezası ile karşı karşıya kalabilirsiniz. İnsani ikamet başvurunuz alındıktan sonra ödemeniz gereken harçlarla birlikte bu idari para cezası da size tebliğ edilecektir.

Verilen bu idari para cezasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsanız cezanın size tebliğ edilmesinden itibaren 15 gün içerisinde bulunduğunuz ildeki yetkili Sulh Ceza Hakimliği nezdinde bu idari para cezasına itiraz edebilirsiniz.

İnsani ikamet izninizin verildiği tarihten itibaren 20 iş günü içinde adres kayıt sistemine kayıt yaptırmanız gerekmektedir. İkamet ettiğiniz adresin bağlı olduğu Nüfus Müdürlüğü’ne ve İl Göç İdaresi’ne giderek adres kaydınızı tamamlamanız oldukça önemlidir. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından adres beyanlarına dair kontrol yapılabilmektedir. Yanlış adres beyanında bulunan yabancılar hakkında işlem başlatılabilir.

İnsani ikamet size Türkiye’de yasal kalış hakkı sağlar. Yasal kalış hakkınız en fazla 1 yıllık süre için verilir. İnsani ikamet almanızı sağlayan haller değişmediği takdirde bu süre en fazla 1 yıl olacak şekilde uzatılabilir. İnsani ikametinizi aldıktan sonra çalışma iznine başvurabilirsiniz, eğitim hakkınıza erişebilirsiniz. Türkiye’deki acil sağlık hizmetlerinden faydalanabilirsiniz fakat ücretsiz sağlık sigortası hakkınız bulunmamaktadır.

İkamet izninizi uzatmak için sürenin dolmasına 60 gün kalmasından itibaren ve ikamet izninizin süresi dolmadan önce İl Göç İdaresi’ne giderek insani ikametinizin yenilenmesini talep etmelisiniz.

İnsani ikametinizi uzatma başvurunuzda harca tabi olmayan bir belge verilir. Bu belge sayesinde ikamet izninizin uzatılmasına dair başvurunuz sonuçlanıncaya kadar Türkiye’de ikamet edebilirsiniz.

Eş ve çocuklarınız için aile ikamet iznine başvurmanız mümkündür. Aile bağlarınızı kanıtlayacak resmî belgelerle birlikte bazı ek koşulları yerine getirmeniz beklenebilir. Aile ikamet izni başvuru koşullarını İl Göç İdaresi’nden öğrenmeniz gerekir.

Kanunda insani ikamet ile kalanlar için aile birleşimi prosedürü ön görülmemiştir. Aile üyeleriniz Türkiye’ye pasaport ve vize/vize muafiyeti ile gelip Türkiye’de aile ikamet iznine başvurabilirler.

Yeni doğan çocuğunuz için hastaneden aldığınız doğum raporuyla bağlı olduğunuz İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne müracaat ederek doğum bildirim formu almalısınız. Ardından İl Göç İdaresi’ne giderek çocuğunuzun kaydını yapabilmek için aile ikamet iznine başvurmalısınız.

Ülkesine dönerse savaş ve zulüm sebebiyle can güvenliği riskiyle karşılaşacağından endişe eden herkesin Türkiye’de sığınma (koruma) başvurusu yapma hakkı vardır. Türkiye kanunları gereği Nisan 2011’den beri Suriye’de devam eden iç savaş sebebiyle Suriye’den Türkiye’ye gelen Suriye vatandaşları, vatansız ve mülteciler Türkiye’de “geçici koruma” olarak adlandırılan koruma rejimine tabidir. Suriye dışı uyruklardan kişiler ise Türkiye’de “uluslararası koruma” prosedürüne tabiidir. Geçici koruma kaydı yapılan kişilere verilen Geçici Koruma Kimlik Belgesi ve uluslararası koruma kaydı yapılan kişilere verilen Uluslararası Koruma Başvurusu Sahibi Kimlik Belgesi kişilere Türkiye’de yasal kalış hakkı tanır, kişilerin ayrıca ikamet iznine başvurmaları gerekmez.

Türkiye’de insani ikamet izni dahil herhangi bir ikamet izni kalan kişiler geçici koruma ya da uluslararası korumaya başvurduklarında ikamet izinleri geçersiz hale gelir çünkü Türkiye’de bir yabancının aynı anda hem ikamet izni hem de geçici koruma ya da uluslararası koruma kaydı olamaz. Türkiye’de ikamet izniyle kalıyorsanız ve sığınma (geçici koruma ya da uluslararası koruma) başvurusunda bulunmayı düşünüyorsanız prosedürler ve haklarınızla ilgili ücretsiz bilgi ve destek almak için Mülteci Hakları Merkezi Mülteci Destek Hattı’na +90 850 218 48 30 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.

Türkiye’deki kanunlara göre ikamet ettiğiniz adresin değişmesi durumunda hem yeni ikamet adresinizin olduğu ilçedeki Nüfus Müdürlüğü’ne giderek hem de İl Göç İdaresi’ne giderek adres bilgilerinizi güncellemelisiniz.

İnsani ikamet izni dahil Türkiye’de ikamet izniyle kalan yabancılar için şehirlerarası seyahatlerde yol izni gerekliliği bulunmaz. Dolayısıyla dilediğiniz gibi seyahat edebilirsiniz. Yalnızca ikamet ettiğiniz adresinizi değiştirseniz yeni adresinizi gecikmeden İl Göç İdaresi’ne bildirmeniz, adresinizi güncellemeniz gerekmektedir.

Hayır, insani ikamet sahibi kişilerin düzenli bildirim/imza yükümlülükleri bulunmamaktadır.

İnsani ikamet başvurunuz, örneğin, yasada öngörülen koşulları taşımadığınız yönünde bir değerlendirme yapıldığı için reddedilebilir. Bu durumda, göç makamlarının size verdiği süre içinde Türkiye’yi terk etmeniz beklenir.

İnsani ikamet koşullarını karşıladığınızı düşünüyorsanız hakkınızda verilen bu olumsuz karara itiraz etmek istiyorsanız kararın tebliğinden itibaren 60 gün içinde yetkili idare mahkemesi nezdinde dava açma hakkınız vardır. Bu konuda, olumsuz kararın size tebliğinden sonra vakit kaybetmeden bir avukattan destek almanız son derece önemlidir çünkü yetkililerin ülkeyi terk etmenizi istediği süre içinde Türkiye’den ayrılmazsanız hakkınızda sınır dışı ve buna bağlı olarak idari gözetim kararları alınabilir. İnsani ikamet talebinizin reddi için mahkemeye yapacağınız itiraz, sınır dışı riskini ortadan kaldırmamaktadır.

Türkiye’de avukatlık hizmetlerinden yararlanma ihtiyacı olan ancak hem kendisinin hem de ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin avukatlık ücretini ve yargılama giderlerini karşılayamayan kişiler için adli yardım hizmetleri bulunmaktadır. Türkiye’de adli yardım hizmeti barolar aracılığıyla sağlanmaktadır. Baro, bir il veya bölgedeki avukatların bağlı olduğu meslek kuruluşudur. Her baro bünyesinde, avukatlık ücretini ve yargılama giderlerini karşılama olanağı bulunmayan kişilerin avukatlık hizmetlerinden yararlanabilmesini sağlamak amacıyla kurulmuş Adli Yardım Bürosu bulunur. Türkiye’de bulunan sığınmacılar da Adli Yardım Bürolarının sağladığı hizmetlerden faydalanabilirler.

Eğer avukatlık hizmetlerini karşılayamayacak durumdaysanız, bulunduğunuz ildeki baroya giderek hukuki destek ve danışmanlık talebinde bulunabilirsiniz.

Adli yardım hizmetinden faydalanabilmeniz için öncelikle halihazırda bir avukat tarafından temsil edilmiyor olmanız gerekmektedir. Eğer bir avukat tarafından temsil ediliyorsanız adli yardımdan faydalanmanız mümkün olmayacaktır.

Adli yardım talebinde bulunduğunuz baro, ilk olarak maddi durum değerlendirmesi yapacaktır. Başvuruda bulunduğunuz baro sizden bu amaçla adınıza kayıtlı bir mal bulunup bulunmadığının tespit edilmesi amacıyla çeşitli resmi dairelerden alınabilecek belgeleri ya da muhtarlık tarafından verilebilecek fakirlik belgesi gibi diğer belgeleri talep edebilir. Barodaki görevliler ayrıca adli yardım talebinizin haklılığı konusunda da bir değerlendirme yapacaktır. Bu iki şartın birlikte karşılanması halinde adli yardım talebiniz kabul edilebilir.

Adli yardım talebiyle ilgili sorularınız için bulunduğunuz ildeki baronun adli yardım bürosuna başvurabilir, kurumumuz Mülteci Hakları Merkezi’ne ya da diğer sivil toplum kuruluşlarına ulaşarak daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Bu internet sitesi çerez kullanmaktadır. Devam ederseniz çerezleri kabul ettiğiniz varsayılacaktır.”